Bu filmlerin geçtiği yerlere giderek korkuyu iliklerinizde hissedeceksiniz...
Film, Robert Bloch'un Wisconsinli katil Ed Gein'nin suçlarından esinlenerek yazdığı aynı adlı romanından uyarlanmıştır. Film, bir sekreter olan Marion Crane (Janet Leigh) ve yalnız başına yaşayan bir motel sahibi Norman Bates (Anthony Perkins) arasındaki karşılaşmayı anlatır.
Film Türkiye'de 24 Ocak 1965'te gösterime girmiştir. "Sapık", ABD'de "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek Kongre Kütüphanesi'nin "Ulusal Film Arşivi"nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.
Thomas J. Harris'in romanının bu nabızları zorlayan uyarlamasında, FBI'daki eğitimi devam eden Clarice Starling (Jodie Foster) yüksek güvenlikli bir tımarhaneye girerek bir psikiyatr iken yamyamlık yapan bir kitle katiline dönüşen Hannibal Lecter'in (Anthony Hopkins) hastalıklı zihninin derinliklerine inmeye çalışmaktadır.
Starling'in bir seri katili yakalamak için ipuçlarına ihtiyacı vardır. Ancak ne yazık ki, Lecter ile yaşadığı Faustiyen ilişki sonunda onun kaçışına sebep olur ve artık iki ayrı seri katil karanlıklarda serbest dolaşır. 1992 yılında 7 dalda Oscar'a aday olan film, yönetmenine ve başrol oyuncularına altın heykelciği getirirken; en iyi film ve en iyi senaryo uyarlaması dalında da ödüle layık görülmüştü.
Filmde başrol oynayan Jodie Foster 30 yaşına gelmeden iki Oscar kazanan nadir oyuncular arasına girdi. Anthony Hopkins, bu filmdeki toplam 16 dakikalık performansıyla en iyi erkek oyuncu Oscar'ını kazandı.
Ki bu süre, bir oyuncunun bir filmde gözüktüğü en kısa süredir. En iyi film Oscarı'nı alan tek gerilim-korku filmidir. Devam filmi niteliğinde olan Hannibal, 2001 yılında Ridley Scott tarafından filme çekilmiştir. Kuzuların Sessizliği, Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmektedir.
Drakula romanınında Jonathan Harker tarafından; "Yüzü güçlü -çok güçlü- kartal gibiydi, ince burnunda yüksek bir kemer, tuhaf bir şekilde kemerli burun delikleri vardı, alnı azametle kubbeleniyordu ve şakaklarındaki saçlar seyrekti, ama başka yerlerde boldu. Kaşları gürdü, burnunun üzerinde neredeyse bir araya geliyordu ve kendi gürlükleriyle kıvrılıyor gibiydiler.
Ağzı ağır bıyığınının altından görebildiğim kadarıyla, kararlı ve azimli görünüşlüydü; tuhaf bir şekilde keskin dişleri vardı, bunlar dudaklarının üzerinde çıkıntı yapıyordu. Dudaklarının dikkatçekici kırmızılığı, o yaştaki bir adam için hayret verici bir canlılığa işaret ediyordu.Kulakları solgundu ve tepeleri oldukça sivriydi,çenesi geniş ve güçlüydü, yanakları zayıf,ama diriydi.Yarattığı genel etki sıradışı bir solgunluktu.
"Eşkali tarihi prototipi III. Vlad'ın görünüşüyle aynıdır.(bunla beraber pek çok film versiyonunda - Bela Lugosi gibi - eşkali farklı yansıtılmıştır.) 466 yaşındadır. Yalnız Stoker III.Vlad hakkında fazla bilgi'ye sahip olmadığı için bazı hatalar yapmıştır. Örneğin gerçek III.Vlad Ulah kökenliyken Vampir versiyonu Kont Drakula Szekelly(Macar)kökenlidir.
Romana göre Kazıklı Voyvoda III.Vlad Drakula(Tepeş), Kara Büyü okulu Scholomance'da öğrendiği büyüler sayesinde ölüm'den kurtulmuş ve yaşarken(1431-1476) işlediği korkunç zalimlikler'den ötürü bir Vampir'e dönüşmüştür.(Stoker gerçek Vlad Drakula'nın kafası kesilerek öldüğünü belirtmez.) Drakula dünya'yı ele geçirmek için planlar yapar. Güçlü bir vampir, simyacı ve Büyücü'dür.( sinemada büyücü olduğu pek belirtilmez.) Güneş ışığından etkilenmez.
Bir Slovak kasabasının dışında öğrenci pansiyonuna kalmaya başlarlar. Filmde, bu otelde gerçekleşen olaylar anlatılır.
Alıntı
YORUMLARINIZI YAZINIZ:
0 comments: